Ana Sayfa Ara

Almanlar da Tutkulu olabilir...

Opel - Astra

Birleşik Krallık’ın, İngiliz mallarını korumak ve görece daha ucuz ve kalitesiz olan Alman mallarının ülkeye girişini engellemek için “made in” ibaresini zorunlu hale getirdiği yüzyılın başlarından günümüze çok şey değişti. Herhalde bugün üretim kalitesi ve üstün mühendislik dendiğinde hemen her ülkede akla ilk gelen isim Almanya’dır  ve “Made in Germany” ifadesi dünyanın her yerinde oldukça net ve tartışmasız pozitif algıya sahiptir.Günümüzde bu gerçeğin farkında olan birçok Alman markası ülke menşeini daha çok dillendirmekte, pazarlama faaliyetlerinin tam kalbine koymakta, hatta birçoğu rekabet arenasında da en çok bu kimliğe güvenmektedir. Son yıllarda bu eğilim eminim birçoğunuzun dikkatini daha fazla çekiyordur. VW’nin            “das auto’su” Audi’nin “Vorsprung Durch Technik’i” aklıma gelen örneklerden birkaçı. Bu markalar arasında Alman kimliğiyle dikkat çeken ve Alman genlerine en çok gönderme yapan markalardan biri de 110 yılı aşan tarihi ile Opel.

“Wir leben Autos” sloganı ile marka sadece Alman köklerine ve Alman mühendisliği için paylaştığı hususlara atıfta bulunmakla kalmayıp, ayrıca yaptığı her şeyi etkileyen güçlü duyguyu ve tutkuyu ifade ediyor. “Wir” müşterileri için akıllıca, şaşırtıcı ve yenilikçi ürünler geliştirmelerini sağlayan ortak coşku ve güçlü bir pozitif “yapabilirlik” yaklaşımını ifade ederken, “leben” kelimesi yüksek seviyedeki enerjiyi ifade ediyor. Sloganın son kelimesi “Autos”(arabaların) ise otomobillerin insanlar için taşımacılıktan çok daha fazla anlama sahip olduğununaltını çiziyor. Gerek fonetiği gerekse telaffuzu ile “Ben Alman’ım ve kaliteliyim” diye bağıran slogan, Opel için bu hedef ve algının dışında çok daha fazla anlamlar taşıyor... “Wir leben Autos” sloganı ile marka bağlılığını, ayrıntılardaki dikkatini, sorumluluğunu, niyetlerini ve tabii ki tutkusunu ifade ediyor. Uzun bir zamandır zihinlerde kan kaybettiğine inandığım Opel markası son yıllarda hem akla hem hem de kalbe hitap eden hamlelerle eminim bir çoğunuzun daha çok dikkatini çekiyordur.

Heyecanla beklediğimiz Ampera, yenilenen Meriva ve tabii ki Astra GTC. Astra GTC bence Opel’in bu yeni sloganının hakkını veren en önemli modeli. Teknoloji, çevre, fonksiyonellik gibi farklılaşma alanlarının yanında, otomobilin bir tutku olduğu gerçeğini en çok vurgulayan Opel modeli bence. Bunu O’nunla ilk karşılaştığınızda aykırı renginden hemen anlıyorsunuz. Test ettiğim GTC’nin rengi dünyada daha önce hiç görmediğim bir renkti dersem yalan olmaz sanıyorum. Renk paletinde “mineral beyaz” olarak tanımlanan renk, bir destroyere tersaneden çıkmadan önce atılan son kat astarını hatırlatıyor ve ifadesiz bakışları ile gizemli bir karizma yaratan İskandinav modellere benziyor.

Tasarım

Astra GTC tasarımıyla da hemen fark ediliyor. Coupe tasarım ve dinamik çizgileri sizin sporcu bir ruh taşıdığınıza dair ilk ipuçlarını veriyor.

İç Dizayn

Kokpite geçtiğinizde sporcu ruhunuzun açığa çıkmak için aradığı bahaneyi buluveriyorsunuz. Astra GTC’nin iç mekanı, koltukların rengi, kırmızı ambiyans ışıkları ve göstergeleri normal bir arabada olmadığınızın altını çiziyor.

Motor

Kontağı çevirdiğinizdeyse GTC içinizdeki ruhu özgür kılmanız için hazır olduğunu adeta haykırıyor. Gücün, kontrolün ve enerjinin ayaklarınızın ucunda, avuçlarınızın içinde olduğunu hissediyorsunuz. GTC’nin içinde kesinlikle özel bir şeye sahip olduğunuzun farkına varıyorsunuz .Yeni Opel Astra GTC’nin son derece verimli bir motor serisi bulunuyor. Dinamik tarza eşdeğer bir performansa sahip motorlar 132 kW (180 hp)’a kadar güç üretiyor.

Konfor / Yol Tutuş

GTC’nin içinde kesinlikle özel bir şeye sahip olduğunuzun farkına varıyorsunuz. Eğer otomobil sizin için bir haz aracıysa, farklı olmak ve tercihlerinizle kimliğinizi yansıtmak istiyorsanız, tercihiniz kesinlikle bir coupe olmalı. Bu coupe, fiyatı, performansı ve kalitesi ile sizi her açıdan mutlu da etsin istiyorsanız tercihiniz kesinlikle GTC olmalı.

Güvenlik

Yeni Opel Astra GTC, kompakt sınıftaki en gelişmiş ön far sistemi olan Geliştirilmiş Sürüşe Duyarlı Ön Farlar (AFL+) ile mevcuttur.Şık Bi-Xenon ön farların içindeki hareketli parçalar, farklı koşullara otomatik olarak uyum sağlayarak daha güvenli ve keyifli bir sürüş imkanı sağlıyor. 9 farklı aydınlatma fonksiyonu, her koşulda mükemmel aydınlatma sunuyor. Diğer sürücülerin gözlerini de rahatsız etmiyor.AFL+ ayrıca Otomatik Far Yükseklik Ayarı (ILR) özelliğine sahip. Bu sayede yoldaki tümsekler ve eğimlerde far grubunda gerekli ayarlamaları otomatik yaparak yol, en iyi şekilde aydınlatılıyor. AFL virajlarda ve sert dönüşlerde, görüş alanını belirgin ölçüde artırıyor. Böylece gece sürüşü çok daha güvenli ve konforlu hale geliyor.

Yeni Opel Astra GTC’nin standart halojen ön farları, Uzun Far Asistanı’yla geliştirilebiliyor. Uzun Far Asistanı, karşıdan gelen ve önde seyreden trafiği tespit ederek farları uzun huzmeden kısa huzmeye otomatik olarak geçiriyor.

Park Pilotu, gerek aracın önünde gerekse arkasındaki engellerin saptanmasına yardımcı oluyor. Aracın engellerle arasındaki mesafe, sesli sinyalle ve gösterge üzerindeki grafikle belirtiliyor.
Güçlü tamponlar ve etkin darbe emici sistemler, hafif çarpışmalarda koruma sağlıyor. Tampon çıtaları, hafif darbelerde maksimum koruma sağlamak üzere, titizlikle konumlandırıldı. Bu özellik tamir masraflarının düşmesine yardımcı olurken, kusursuz bir sigorta klasmanı da sağlıyor.