Ana Sayfa Ara

Sürücüler dikkat ilaçlar otoyolda tehlike saçıyor!


10 Ekim 2014, Cuma
Bildiğiniz gibi alkollü araç kullanmak, motorlu araç hakimiyetini güvenli bir şekilde sağlama kabiliyetini azaltır. Ancak, kullanma talimatlarına uysanız dahi bazı reçeteli veya reçetesiz ilaçları kullanıyor olmanızın kendinizi ve başkalarını yaralama, hatta öldürme riskine soktuğunu biliyor muydunuz? Dr. Mehmet Öz sizlere günlük ilaçların beklenmeyen sonuçlarını anlatıyor.
 
"Amerika’da her yıl arabayla milyarlarca kilometre yol katediliyor. Ne kadar karmaşık bir işlem olduğunu farketmeden arabalarımıza biner, gaza basar, direksiyona hakim olur ve frene basarız. Araç sürmek, birçok sinir geçişi, irtibatı ve gözler, beyin ve vücut arasında gelip giderek anlık bir durumda ne yapılacağına kadar vermek için hesapları gerektirir. Bir çukuru solluyor, bir okul servisinin arkasında duruyor veya ana yola çıkıyor olmanız hiç farketmez. Sürücünün güvenli bir sürüş sağlaması sağlam kafa ve sağlam vücuda bağlıdır.
 
Alkol ve tütün, kafein gibi eğlence amaçlı kullanılan maddelerin güvenli sürüşü engelleyerek neden olduğu etkileri ve sonuçları biliyoruz. Maddeler anında beyne bir bariyer kurarak, refleksleri ve düşünmeyi yavaşlatır ve algılara zarar verir. Sürücüler de kullandıkları aracı hızlı bir şekilde kontrol etmek için karşılık veremezler. Ancak birçok sürücü kendilerini ve diğer insanları reçetesiz satılan ilaçlar ve doktorların verdiği reçeteli ilaçların yarattığı etkilerden dolayı kaza yapma riskine sokmakta.
 
Amerika’da trafik güvenliğini sağlamak alanında faaliyette bulunan AAA adlı kuruluş kronik hastalıklar için ilaç kullanma ihtimali en yüksek yaş grubu olan 55’i aşkın sürücüler üzerinde yaptıkları araştırmada bu kişilerin yüzde 72’sinin araç kullanmalarının kullandıkları ilaçlar yüzünden etkilenebileceğini bilmediğini ortaya çıkardı. Özellikle 45-65 yaş arası kişiler risk grubundalar çünkü yüksek tansiyon, osteoartrit, yüksek kolesterol ve diyabet gibi yaygın rahatsızlıklardan dolayı düzenli olarak ilaç kullanılan yaş grubundalar. 70’li yaşlardakilerin neredeyse yarısı günde 5 adete kadar ilaç kullanıyor.
 
50 yaş grubundakilerin yarısından fazlası, sürücüyü etkileyen ilaçlar veya reçetede yazıldığı gibi kullanılsa dahi sürüş kabiliyetini etkileyebilen maddeler olarak bilinen PDI’leri kullanıyor. Bu kişiler bilmeden etki altında araç kullanıyorlar. Bir kuruluş ve Amerika’daki Ulusal Karayolu Trafik Güvenliği Dairesi (NHTSA), araç kullanırken potansiyel risk oluşturan bu ilaçların neden olduğu problemin, ancak ilaç kullanan orta yaş sürücülerinin beklendiği gibi artmasıyla daha kötüye gidebileceğini öngörüyor.
 
İlaçlar sürüşü nasıl etkiler?
Hastalıkları etkili bir şekilde tedavi eden pek çok ilaç talimatlara uyarak kullanılması halinde bile istenmeyen ciddi yan etkiler doğuruyor. Yan etki, aslında tasarlanmamış bir etkiyi açığa çıkarır. Eğer şimdiye kadar ilacın kutusundaki yazıları veya prospektüsü okuduysanız bilinen etkileri yazılmış olarak görebilirsiniz.
Eğer yatıştırıcı özellikleri olan bir ilaç kullanıyorsanız (mesela kaygıyı bastıran bir ilaç) bir şekilde yatışmayı beklersiniz. Bu da, beyni ve sinir sistemini hedefleyen birçok psikoaktif madde (bunlara merkezi sinir sistemi ilaçları denir) için geçerlidir. Ancak bazen etkiler beklenmedik şekilde ortaya çıkar. Narkotik madde içermeyen bir öksürük şurubunun, diyabet ilacının veya yüksek tansiyon ilaçlarının sürüş kabiliyetini etkileyebileceğini düşünmezsiniz. Fakat bu ilaçlar önemli ölçüde tansiyonunuzu (hipotansiyon) ve kan şekerinizi (hipoglisemi) düşürebilir ve bu da sürüşünüzü etkiler.
İlaç etkilerini daha da belirsiz kılan şey ise herkesin kendine ait vücut fonksiyonları, her vücudun da kendine özgü ilacı emme, tolere ve metabolize etme yollarıdır. İlaçlar aynı zamanda, bilinen ve tahmin edilemez şekilde diğer ilaçlarla etkileşime girebilir. Asıl problem şu ki, vücuda kabul edilene kadar bir ilaca vücudunuzun nasıl tepki vereceğini bilemezsiniz.
 
Sürücüleri etkileme potansiyeli olan ilaçlar
Beyni, sinirleri, kasları, kan basıncını, kan şekeri ve görüşünüzü etkileyen ilaçlar araç kullanan insanlar tarafından alındığında tehlike arz ederler. Karar vermeyi etkileyebilir ve yer, zaman ve kişi algılanmasının bozulmasına yol açan mental karışıklık durumu, bayılma, baş dönmesi, uyuşukluk, güçsüzlük, görmede bozukluk, baş ağrısı, titreme ve karıncalanmaya neden olabilirler.
Amerika’daki Ulusal Karayolu Trafik Güvenliği Dairesi’nde ‘Çoklu İlaç ve Trafik Kazaları’ raporunu yazanlar reçeteli ve reçetesiz ilaçların motorlu taşıt kazaları üzerindeki riskini araştırdı. Riskin barbitürat (sinir sistemi yatıştırıcısı) kullananlarda 7.5, antihistamin (soğuk algınlığı ve alerji ilaçları) kullananlarda 3, ve sıradan bir narkotik madde içermeyen, reçetesiz satılan öksürük ilacı kullananlarda 2 kat daha fazla olduğu ortaya çıktı. Sürücüleri etkileyen madde içeren ilaçların listesi şaşırtıcı derecede uzun. Bazı reçetesiz ilaçlar bu maddelerden birden fazla içeriyor."

Kaynak:Dr. Mehmet Öz / Posta.com.tr