Ana Sayfa Ara

MINI, Istanbul Autoshow'da yeni modeller ve konsept araçlar ile göz alıyor


2 Kasım 2010, Salı

MINI, 2010 İstanbul Autoshow Fuarında benzeri görülmemiş çekicilikte ve zenginlikte bir ürün gamı ile sahne alıyor.

MINI ailesinin dördüncü modeli olan yeni MINI Countryman, MINI algısına yeni bir boyut daha kazandırıyor. 4 kapıya ve 4 tekerlekten çekişe sahip, 4 metre uzunluğundaki MINI Countryman, çarpıcı bir şekilde farklı, ancak anında fark edilecek kadar da saf bir MINI olarak öne çıkıyor.

 

Aileye katılan yeni üyeye ilave olarak, mevcut modeller MINI Hatch, MINI Clubman ve MINI Cabrio’da yapılan yenilikler, hem markanın benzersiz “premium” karakterini destekliyor, hem de sürüş keyfi ve verimlilik alanlarında her bir modelin pazardaki lider konumunu korumasına yardımcı oluyor. Göz alıcı tasarım modifikasyonları, güç birimlerindeki iyileştirmeler ve yeni donanım özellikleri, MINI model ailesine yeni bir güç kazandırarak yeni bir dönemi başlatıyor.

 

MINI Coupé ve MINI Roadster konseptleride MINI standında yerlerini alıyor. Her iki konsept otomobil de, MINI’nin geleneksel değerlerini, bireysel stilini ve yenilikçi karakterini, her biri kendi tarzında eşsiz bir yorum olarak sunuyor. “Oxford İkizleri” olarak da adlandırılan bu konsept otomobiller, bir yanda son derece sportif bir Coupé ve diğer yanda üstü açık bir otomobilin sade ve zarif sürüş hazzını sunan Roadster ile yoğun bir sürüş keyfi anlamına geliyor. Her iki konsept model, kendine has kişiliği, yenilikçi niteliklerine rağmen özünde tek bir noktaya işaret ediyor: Orijinal MINI benzersizliği.

MINI standının bir başka önemli oyuncusu da elektrikli MINI E. MINI E, gücünü yüksek performanslı, yeniden şarj edilebilir lityum-iyon akü tarafından beslenen 150kW (204 bg) elektrikli motordan alıyor ve bu güç, sessiz ve tamamen emisyonsuz olarak ön tekerleklere aktarılıyor. BMW Group, tamamen elektrikle çalışan bir filoyu, günlük trafikte kişisel kullanım için yollara çıkaran dünyanın ilk premium otomobil üreticisi olarak öne çıkıyor. MINI E, başlangıçta Amerika’da ve sonrasında da Avrupa'da uygulanan bir pilot projenin parçası olarak, seçilmiş kişilere ve kurumsal müşterilere sunuluyor. Böylece geniş ölçüde uygulanabilir deneyim kazanılıyor ve bu deneyimler seri üretime konu olacak araçların tasarımında değerlendiriliyor. MINI E, ilk bakışta markanın açık bir tekrarı olarak görünmekle beraber sıfır emisyonlu iki kişilik tasarımı, devrimci sürüş konseptine işaret eden bir dizi görsel ipucu tarafından bütünleniyor: Seri numarası ve "E" biçiminde elektrik prizini betimleyen sarı renkli özel olarak tasarlanmış bir logo, MINI E’yi görsel olarak diğerlerinden ayırıyor.